24 Ağustos 2018 Cuma

Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi

 

Organik ürünlere herkesin ulaşabilmesini amaçlayan, suyun giderek azaldığı ülkemizde su tüketimi az ve eti bereketli Burdur keçileri yetiştiren, kıraç arazilerde kekik, adaçayı, lavanta gibi organik çiçekleri yetiştirip bunların yağlarını çıkartarak ülke ekonomisine katkıda bulunan Veteriner Öztürk Beyi ve sadece yemek ve barınma karşılığında ona yardımcı olan gönüllü ekibini kutluyorum.



Burdur gölü kenarında kurduğu Lisinia Yaban Hayatı Yaşam Merkezinde yabani hayvanları da tedavi ederek doğaya kazandıran bu merkezi herkesin görmesi lazım.


15 Mart 2018 Perşembe

Günübirlik Kavacık köyü, Sığacık, Bademler, Demircili



 Kavacık köyü, Sığacık, Bademler, Demircili 
11 nisan sabahı Limontepe kavşağından Cihangir Beyin emekli harbiye mezunları grubuyla birlikte Balçova'nın tepelerine denk gelen Kavacık köyüne doğru tırmanmaya başlıyoruz. 21 km lik daracık dağ yolundan İzmir körfezi manzaraları eşliğinde Karabağlar belediyesine bağlı Kavacık köyüne ulaşıyoruz. Yolda bazı yerlerde iki araba aynı anda geçemez. Biz de bir noktada karşımızdan gelen minibüse yol vermek zorunda kaldık. Yol üstünde askeriyenin radarı gözümüze çarpıyor. Meteorolijinin de bir yeri bulunuyor.  Payamlı-Kavacık arasında da askeriyenin füze rampası bulunuyormuş. Kavacık köyüne belediye otobüsüyle de gitmek mümkün.  24 numarali otobus gunde iki kez üç kuyular - Kavacık arasında sefer yapmakta. Kavacık girişinde gözleme yerleri göze çarpıyor. Biz köy meydanındaki Atatürk büstünün karşısındaki kahvelerde yanımızda getirdiğimiz çıtır simit ve börekler ile kahvaltımızı yaptık. Aynı kahvede  pazar sabahları İzmir'den evden getirdikleri nevale ile kahvaltı eden bir aileyle tanıştım.  Ne güzel bir alışkanlık !!!


 19. yy'da kurulmuş 850m rakımlı küçük bir yörük köyü Kavacık. İzmir şehir merkezine bu kadar yakın mesafe kalan bakir doğal güzelliklerden biri. Köy meydanının çok yakınında bulunan asırlık çınarı görebilirsiniz. Patikadan daha aşağı inerseniz karşınıza akan sular, küçük şelaleler çıkıyor. Burası doğa yürüyüşü yapanlar ve bisiklet tutkunları için ideal bir yer.

Kavacığın doğal kara üzümü meşhur. Her yıl eylül ayında üzüm festivali düzenleniyor. Hasat zamanı kara üzümlerini toplayan, bir yandan da pekmezlerini yapan köylüleri görebilirsiniz.

Kavacığın kuzeyinde bulunan ve şeklinden dolayı Çatalkaya olarak bilinen dağ Narlıdere sınırını oluşturur. Körfezin karşı yakasından da görülen bu dağ İzmir'in simgesi haline gelmiş, ikiz kardeşler ve Marily Monroe tepesi olarak da adlandırılıyor.

Kavacıktan ayrılıp, bu sefer Güzelbahçe yönüne gidiyoruz. Artık inişe geçtik. Payamlı, Küçükkaya köylerini geçip Güzelbahçeye ulaşıyoruz. Bu yollar Izmir'de düzenlenen Ege Rallisinin de etaplarından bazıları. Kavacık'tan başka bir yol da Efemçukuru, Çamtepe, Gödence ve Gölcük köyleri üzeri Bademler köyüne ulaşılabilir.

Sığacık
Kavacık'tan sonraki ikinci durağımız Seferihisar'ın sahil mahallesi Sığacık. Saat 13.00 gibi Sığacık’a ulaşıyoruz. Pazar günleri Sığacık’ın Kale içi pazarı kuruluyor. Baharda tazecik enginar, şevketi bostan, ısırgan, cebes gibi otları bulmak mümkün. Köylülerin yaptığı keşkekler, zeytin yağlı kabak çiçeği ve yaprak sarma dolmaları, mis gibi kokan kekik çeşitleri, ev tarhanaları, salçalar tezgahlarda renk cümbüşü içinde şehir insanlarını cezbediyor. Sığacık deyince insanın aklına ilk gelen de tabi ki de taze balık. Her bütçeye göre restoranlar mevcut. 8tl ye ekmek arası sardalyeden, 15tl ye porsiyon sardalye yada 25tl ye levrek veya midye, kalamar ve diğer balık çeşitleri. Tabi işin içine alkol girince fiyatlar değişiyor....

Sığacık’a gidince antik Teos kenti gezilebilir, yaz aylarında Akkum plajından denize girilebilir, sabahları marinasından kalkan gemiyle Samos Karlıovası’na gidilebilir yada Ekmeksiz, Demircili koylarına doğru giden teknelerle günübirlik bir gezi yapılabilir. Ata Demirel de son filmi Olanlar Oldu’yu burada çekti. Kendi de bu tarzda bir tekne kaptanı rolündeydi.

Saat 15:00'te Sığacık’tan ayrılıp ilklerin köyü olarak anılan Bademler Köyünden geçiyoruz. İlk köy tiyatrosu, ilk çocuk oyuncak müzesi Bademler'e ait. Erol Taş ve Hülya Koçyiğit’in oynadığı "Susuz Yaz" ve Pembe Kadın filmlerinin burada çekilmesi ile daha çok tanınan Bademler Köyü 2012 de yapılan bir yarışmada Türkiye'nin en temiz köyü seçilmiş. Köyde bütün atıklar geri dönüştürülmek amacıyla köy meydanında bulunan kutulara atılıyor.





Bademleri geçtikten sonra Urla'nın Kuşçular, Yağcılar, Demircili köylerindeki Şarap bağları arasından geçere Yörük Aile Evi isimli restoran&cafe de temiz hava aldıktan sonra evlerimize dönüyoruz.

7 Ocak 2018 Pazar

Antalya Yılbaşı 2018

Antalya 2018 Yılbaşı 
2018’e Antalya Porto Bello Otelinde girme için sabah 6:15’ye Bostanlıdan yola çıkıyoruz. Aydın-Nazilli-Denizli-Serinhisar-Acıpayam-Korkuteli yolundan Academic Tur misafirleriyle Antalyamıza varıyoruz. Cumhuriyet Meydanında Yivli minare ve Saat Kulesini gördükten sonra Hadrian Kapısına varıyoruz. Sonra Kaleiçinin en güzel butik oteli Alp Paşa Konağını dolaşıp Kesik minareyi görüyoruz. Seyir terasından antik limanı ve falezleri fotoğrafladıktan sonra Limanına inip kordonunda turluyoruz. Yorulan misafirler asansör ile cumhuriyet meydanına, isteyenler ile de kaleiçinin dar sokaklarından kıvrılarak Cumhuriyet meydanına çıkıyoruz. Konaklamamız Konyaaltı Plajındaki Porto Bello otel.

ANTALYA
2.400.000 nüfusu ile ülkemizin beşinci büyük şehridir. Tam bir turizm cenneti olan Antalya Lidya, Likya, Pamfilya, Bergama, Roma, Bizans, Selçuklular ve Osmanlılar’ın hakimiyetinde kalmış bir şehirdir. Bergama Kralı II.Attalos’un askerlerine ‘Gidin bana yer yüzündeki cenneti bulun!’ demesi üzerine askerlerinin gösterdiği Antalya’yı beğenmesi üzerine burada bir liman şehri kurulur. Kurucusunun ismi ‘Ataleia’ yani Attalos’un şehri olarak adlandırılan şehrin ismi daha sonra Türkçeleşip günümüzdeki hali Antalya’ya dönüşür. Antalya’nın 19 tane ilçesi vardır. Bunlar Akseki, Aksu, Alanya, Demre, Döşemealtı, Elmalı, Finike, Gazipaşa, Gündoğmuş, İbradı, Kaş, Kemer, Kepez(Düden Şelalesi buradadır), Konyaaltı, Korkuteli, Kumluca(Olympos buradadır), Manavgat(Side buradadır), Muratpaşa(Kaleiçi buradadır), Serik (Belek buradadır)

      

Gezilecek yerler:
Kaleiçi ve Antik Liman: Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde yer alır. Kentin burada kurulması, Roma, Bizans ve Selçuklular döneminde özellikle Mısır ve Suriye ile deniz bağlantısı kuran önemli bir limandı. 1970’in başlarında Antalya’nın batısında bir ticari liman inşası ile önce balıkçı teknelerinin, 1980’li yıllarda gelişen turizm ile yatların ve tur teknelerinin sığındığı bir yat limanına dönüşmüştür.
      


Yivli Minare: Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat zamanında (1219-1236) yapılmış. Antalya’nın ilk Türk yapısıdır. Gövdesi tuğla ile örülmüş sekiz yarım daireden oluşur. Ortaları yiv şeklinde olduğundan bu şekilde anılır. Yiv: Bir yüzeyin üzerindeki ince çizgi biçiminde, genellikle sarmal oyuk.

Antalya Saat Kulesi: 1901 yılında Sultan II.Abdülhamid’in, tahta çıkışının 25. Yıldönümünde yapılmıştır. Saat mekanizmasını Alman imparatoru II.Wilhem’in hediyesidir.


Hadrian Kapısı: Kaleiçi: büyük bir bölümü yıkılmış yok olmuş, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait at nalı şeklinde surlarla çevrilmiştir.  Günümüzde oteller, pansiyonlar, restoran ve barlar ile eğlence merkezi haline gelmiştir. Antik limandan, Lara Karpuzkaldıran mevkiindeki Aşağı Düden Şelalesine, falezlere tur düzenleyen tekneler bulunur.


Kesik Minare (Ulu Cami): Aslen Roma mabedi olan yapı Bizans döneminde kiliseye çevrilmiştir. Sultan II. Beyazıt’ın oğlu Sultan Korkut tarafından camiye çevrildiği için Korkut Cami olarak da geçer. 19.yy da çıkan yangında ahşap çatısı yandığı için kesik minare diye anılmaya başlanmış.

Manavgat Şelalesi: Antalya Merkeze 75 km lik mesafede, Manavgat ilçesininde bulunan, adını ilçeden alan şelale. 3-4 metrelik falezden dökülür, geniş bir alan üzerine yüksek bir debiyle akar. Üzerinde Oymapınar barajı yapıldıktan sonra baraj gölü içerisinde kalmıştır. Müze Kartın geçmediği Manavgat Şelalesinin giriş ücreti 5tl.


      


Side Antik kenti: (Selimiye köyü)Günümüz Manavgat ilçesinde bulunan Side Antalya Merkezine 80km lik mesafededir.  Antik Pamfilya’nın en önemli liman kenti günümüzde açık hava müzesidir.  20bin kişi kapasiteli Antik Tiyatrosu, Agorası, Vespasianus Kapısı, Apollon tapınağı ile tarihle iç içe turistik bir merkezimiz.

Düden Şelalesi: Antalya merkezine 10 km uzaklıkta Kepez ilçesi, Varsak Mahallesinde bulunur.   Üzerinde Kepez barajı bulunan Yukarı Düden Şelalesi daha sonra Lara’daki 40 metelik falezlerden denize dökülür. Antalyanın simgeleşmiş güzelliklerinden olan şelalenin Giriş ücreti 4 tl. 






Aspendos (Belkıs): Antalya-Alanya yolunda Serik ilçesinde kurulmuş antik kent Aspendos’a halk arasında Belkıs harabeleri d denir. İyi korunmuş tiyatrosu mükemmel akustiği ile günümüze ulaşmış en iyi korunmuş Roma tiyatrosudur.